ettiği panzehirde değil178 kızgın çölün bereketsiz toprağında meydana getirdiği toplumun nezahetinde ve o toplumu her türlü mânevî kirlerden nasıl arındırdığında (tezkiye ) ararlar. Onu bilenler, büyüklüğünü acve hurmasının hangi hastalıklara şifa olduğunu tespit edişinde değil179 hastalıklı kalpleri nasıl tedavi ettiğinde görecek, onun bedenleri tedavi eden biri (tabîbü’l-ebdân ) olmayıp, kalpleri tedavi eden bir doktor (tabîbü’l-kulûb ) olduğunu anlayacaktır. Hatta onun büyüklüğünü sadece Burak ile semaya nasıl yükselip (urûc ) yedi kat gökte nasıl dolaştığında değil, aşağıların aşağısına (esfel-i sâfilîn ) yuvarlanmış insanlığı yüksek değerlere nasıl kavuşturduğunda veya getirdiği değerlerin, insanlığın süflî bir hayattan ulvî bir hayata yükselişi için nasıl bir mi’rac vazifesi gördüğünde arayacaktır.
Meşhur Tatar âlimi Şihâbüddin Mercânî’ye (1889) göre İslâm Peygamberi’nin en büyük mucizesi, onun getirdiği davete uygun olarak ortaya koyduğu hayat tarzıdır. O, bu mucizeyle yeryüzünün en bereketsiz topraklarında, bedevî bir toplumdan medenî bir toplum meydana getirmiştir. Binaenaleyh Resûl-i Ekrem’in getirdiği davete uygun olarak yaşamış olması, örnek bir hayat sergilemesi, rivayetlerde yer alan ve ona atfedilen bütün olağanüstülüklerden daha üstün ve daha muteberdir.
ii. Hadis Metinleri Bağlamında Özel İlke ve Esaslar
Hadis Metinlerini Konu Bütünlüğü İçerisinde Değerlendirmek
Hadisler okunurken konu bütünlüğüne dikkat edilmelidir; yani bir hadisi o konuda vârid olan diğer hadislerle birlikte ve bir bütün olarak ele almak gerekir. Hadislerin tasnif edilmeye başlandığı hicrî ikinci asırdan itibaren belli bir konuya ilişkin hadisleri bir araya toplayan kitapların yazıldığı bilinmektedir. Meselâ, câmî türü eserler hadislerde yer alan sekiz ana konuyu içine alır. Bu konular şunlardır: İman; ibadet ve muâmelât (ahkâm ); ahlâk ve nefis terbiyesi (rikâk ); yeme, içme ve sefer âdâbı; tefsir, tarih ve siyer; fizikî, insanî ve ahlâkî nitelikler (şemâil ); fiten ve melâhim ; peygamberlerin ve ashâbın menkıbeleri.180 Ayrıca fıkhî hadisleri içeren sünen tarzı kitaplar da kaleme alınmıştır. Bir tek konuyla ilgili rivayetleri toplayan müstakil hadis eserleri de derlenmiştir. Ancak bu, bir konudaki bütün rivayetlerin bu eserlerde toplandığı anlamına gelmemektedir. Dolayısıyla belirli bir konudaki hadisleri bir arada görmek için, aslî ve tâlî bütün hadis kaynaklarındaki ilgili rivayetleri birlikte değerlendirmek gerekir.