Hz. Âişe anlatıyor: “Yâ Resûlallah! Kâhinler bize bir şeyler söylerdi de dedikleri gerçek çıkardı.” dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Bu doğru olan sözü bir cin elde eder ve dostunun kulağına fısıldar. O da buna yüz yalan katar!”
(M5816 Müslim, Selâm, 122)
***
Hz. Âişe"den nakledildiğine göre, çocuklar doğduğu zaman kendisine getirilir, bereket için onlara dua ederdi. Bir gün bu maksatla yeni doğan bir çocuk getirildi. Hz. Âişe çocuğu yatağına yatırırken yastığının altında bir ustura gördü. Oradakilere bunun ne olduğunu sordu. Onlar da, “Çocuğu cinlerden korumak için onu koyuyoruz.” dediler. Bunun üzerine Hz. Âişe usturayı alıp attı ve “Allah"ın Resûlü (sav) uğursuzluk düşüncesini çirkin görür ve bundan nefret ederdi.” diyerek bu davranışı yasakladı.
(EM912 Buhârî, el-Edebü"l-müfred , 314)
***
Yahyâ b. Ca"de"nin naklettiğine göre, Hâlid b. Velîd, geceleri kılıcını yanına alarak dışarı çıkacak kadar korkar hâle gelmişti. Bu durumda birisine zarar verebileceğinden endişe edilince, Hz. Peygamber"e (sav) gelerek, yaşadığı durumdan şikâyetini arz etti. Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Cebrail bana demişti ki, "Cinlerden bir ifrit senin için tuzak kurmaya çalışıyor, (bu yüzden) şöyle dua et: Gökten inen ve yerden yükselen kötülüklerin şerrinden, yeryüzünde yerleşen (yaşayan) ve yerin altından çıkan şeylerin şerrinden, gece ve gündüzün fitnelerinin şerrinden, hayırlı olanların dışında her türlü aniden ortaya çıkan durumdan, Allah"a ve hiçbir iyinin ve kötünün ulaşamayacağı Allah"ın yüce kelimelerine (sonsuz iradesine ve hükmüne) sığınırım, Ey Rahmân!”
(MŞ23589 İbn Ebû Şeybe, Musannef , Tıb, 28; MA19831 Abdürrezzâk, Musannef , XI, 35)