konuda Resûlullah"ın (sav) herhangi bir hüküm verdiğini biliyor musunuz?" diyerek Müslümanlara sorardı. Kimi zaman o topluluğun hepsi etrafında toplanır, o konuda Resûlullah"tan (sav) nakledecekleri bir hüküm varsa onu bildirirlerdi. Ebû Bekir de şöyle derdi: "İçimize, peygamberimizden (gelen bilgileri) muhafaza eden kimseleri yerleştiren Allah"a hamd olsun!" Şayet bu yolla da bir hükme ulaşamazsa, halkın ileri gelenlerini ve seçkinlerini toplar, onlarla istişare ederdi. Onlar da bir hüküm üzerinde söz birliği ederlerse, bununla hüküm verirdi.”41
Hz. Ömer, bir hutbesinde Resûlulah"ın (sav) şahsî kanaatlerinin dahi Müslümanlar için büyük bir değer taşıdığını şöyle anlatmaktaydı: “Ey insanlar! Re"y (şahsî kanaat ve düşünce), ancak Resûlullah"a aitse isabetlidir. Çünkü Allah ona (doğruyu bizzat) göstermiştir. Bizim re"ylerimiz ise, (doğru olanı bulmak için ortaya konan) zan ve zorlama çabadan ibarettir.”42
Sünnet"in Kur"an"dan sonra ikinci kaynak olması, daha Hz. Peygamber döneminde bilinmekteydi. Nitekim Peygamber Efendimizin, kıyamet günü âlimlerin önünde yürüyeceğini söyleyerek ilmî kişiliğini övdüğü genç sahâbîsi Muâz b. Cebel"i43 Yemen"e vali olarak göndereceği zaman aralarında şöyle bir konuşma geçmişti:
—(Sana bir dava geldiğinde) nasıl hüküm vereceksin?
—Allah"ın Kitabı"na göre hüküm vereceğim.
—(O konuda) Allah"ın Kitabı"nda bir hüküm bulamazsan?
—Resûlullah"ın (sav) sünneti ile (karar vereceğim).
—Resûlullah"ın (sav) sünnetinde de yoksa?
—Kendi görüşümle ictihad ederek bir karara varacak ve ona göre hüküm vereceğim.
Bunun üzerine Hz. Peygamber: “Resûlü"nün elçisini (Resûlü"nün arzuladığı cevabı vermeye) muvaffak kılan Allah"a hamdolsun.” buyurmuştu.44
Sünnetin kaynaklığı sahâbeden bugüne hemen hemen herkes tarafından kabul edilirken çok az sayıda da olsa hadis ve sünnet karşıtı bazı söylemler ortaya çıkabilmiştir. Bu itirazların merkezinde “Kur"an"a dönüş”, “Kur"an ile yetinme”, “Kur"an İslâm"ı” gibi düşünceler yer almaktadır. Fakat gerek Allah Teâlâ"nın Hz. Peygamber"e itaat ve ona tâbi olmak ile ilgili Kur"an"daki emirleri, gerekse sünnetin ideal ümmeti oluşturma yolundaki katkısı düşünüldüğünde, bu ve benzeri anlayışların realiteden çok uzak olduğu anlaşılacaktır. Hz. Peygamber"in şu hadisi de Kur"an"ı ön plana alıp sünneti öteleyen zihniyete karşı bize bir uyarı niteliğindedir: “Sizden birinizi,