Allah"ın Son Elçisi"yle Medine"den yola çıkan kafilenin hedefi Mekke idi. Yolculuk hac yolculuğuydu. Yolcular Mekke"ye henüz ulaşmamışlardı ki aralarında bulunan Hz. Âişe derin bir hüzne kapılarak ağlamaya başladı; ağlamasının nedeni âdet görmeye başlamasıydı! İhrama girerek niyetlendiği umresi yarım kalacağı gibi, haccı da yapamayacaktı. Şevki kırılmış, heyecanı kaybolmuştu. Yanına gelen Allah Resûlü"nü gözyaşlarıyla karşılamıştı. Peygamberimiz, neşeli bırakıp kederli bulduğu eşinin hâlini görünce hayretle sordu: “Hayırdır? Niçin ağlıyorsun? Yoksa âdet mi oldun?” Hz. Âişe, “Evet!” dedi ve buruk bir sesle ekledi: “Hâlbuki Allah şahit, haccı ne çok istemiştim! Ama bu yıl hacı olamayacağım.” Şefkat Peygamberi ona teselli olacak şu karşılığı verdi: “Bu başına gelen, Âdem kızlarına Allah"ın takdir ettiği bir yazgıdır. Kâbe"yi tavaf etmek dışında hacıların eda edecekleri vazifeleri sen de yerine getirebilirsin.” 1
İlerleyen günlerde Peygamberimiz Hz. Âişe"nin hevesle başladığı bu görevi lâyıkıyla yerine getirmesine yardımcı olmuş, bayram günü âdeti sona erip temizlenince farz olan tavafını yapmasını istemişti. Hatta, “İnsanlar ne güzel hem umre hem hac yaparak evlerine dönüyorlar. Oysa ben sadece haccedebildim.” diyerek sızlanan eşinin, kardeşi Abdurrahman ile birlikte Ten"im"e gidip ihrama girmek suretiyle yarım kalan umresini tamamlamasını da sağlamıştı.2
Bir kız çocuğu olarak dünyaya gelmek nasıl Yüce Allah"ın takdirine bağlıysa,3 bir genç kızın âdet kanaması ile ergenliğe erişmesi de aynen öyledir. Yeme, içme, uyuma ya da üreme bir insan için ne kadar doğalsa, âdet görme de bir kadın için o kadar doğaldır. Dolayısıyla hayatın akışı içinde diğer bedensel gelişim ve işlevlerle birlikte normal karşılanarak kabullenilmelidir.
Oysa ay hâli zaman zaman kimi topluluk ve inanışlarda kadının aleyhine ve hatta utanç verici bir durum olarak telakki edilmiştir. Kadının iradesi dışında kalan, müdahale etme, değiştirme imkânı olmayan Allah vergisi bu durum sebebiyle aşağılanması; anlaşılması, açıklanması ve kabul edilmesi mümkün olmayan bir yaklaşımdır Allah"ın Peygamberi