Hadislerle İslâm Cilt 3 Sayfa 166

sahâbî Zeyd b. Erkam"ı ziyaret eder. Resûlullah (sav), gözlerinden şikayet etmekte olan Zeyd"e, “Gözlerine bir şey olursa ne yaparsın?” diye sorar. Zeyd, “Karşılığını Allah"tan umarak sabrederim.” cevabını verir. Bunun üzerine Efendimiz (sav), böyle davrandığı takdirde, günahsız olarak Rabbine kavuşacağını35 Zeyd"e müjdeler.

Hâsılı, bütün insanlar nihayetinde Allah"a döneceklerine36 göre, mümin insan, hoşnutluğunu ve sevgisini kazanmış olarak O"na kavuşmayı37 ümit etmelidir. Müslüman, hayatı boyunca huzurlu bir şekilde Rahmân"a kavuşmanın hesaplarını yapmalı ve davranışlarının “Allah için” olmasını prensip hâline getirmelidir. İnsanları severken de onlara iyilik yaparken de kısacası bütün güzel duygu ve davranışlarında maddî bir karşılık elde etme veya birilerine şirin görünme kaygısı taşımamalıdır. Yaptığı hiçbir iyiliğin boşa gitmeyeceğinin bilincinde olan mümin, hastalık, ölüm gibi musibetlerle karşı karşıya kaldığı zor anlarda göstereceği sabrın da Allah katında mükâfatının olacağını unutmamalıdır.

    

Dipnotlar

35 HM12614 İbn Hanbel, III, 156

حَدَّثَنَا حُسَيْنُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا شَرِيكٌ عَنْ جَابِرٍ عَنْ خَيْثَمَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ دَخَلْتُ مَعَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ نَعُودُ زَيْدَ بْنَ أَرْقَمَ وَهُوَ يَشْتَكِي عَيْنَيْهِ فَقَالَ لَهُ يَا زَيْدُ لَوْ كَانَ بَصَرُكَ لِمَا بِهِ كَيْفَ كُنْتَ تَصْنَعُ قَالَ إِذًا أَصْبِرَ وَأَحْتَسِبَ قَالَ إِنْ كَانَ بَصَرُكَ لِمَا بِهِ ثُمَّ صَبَرْتَ وَاحْتَسَبْتَ لَتَلْقَيَنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ وَلَيْسَ لَكَ ذَنْبٌ EM532 Buhârî, el-Edebü’l-müfred, 188. حدثنا عبد الرحمن بن المبارك قال حدثنا سلم بن قتيبة قال حدثنا يونس بن أبى إسحاق عن أبى إسحاق قال سمعت زيد بن أرقم يقول : رمدت عيني فعادنى النبي صلى الله عليه وسلم ثم قال يا زيد لو أن عينك لما بها كيف كنت تصنع قال كنت أصبر وأحتسب قال لو أن عينك لما بها ثم صبرت واحتسبت كان ثوابك الجنة

36 Yûnus, 10/4.

﴾ اِلَيْهِ مَرْجِعُكُمْ جَم۪يعًاۜ وَعْدَ اللّٰهِ حَقًّاۜ اِنَّهُ يَبْدَؤُا الْخَلْقَ ثُمَّ يُع۪يدُهُ لِيَجْزِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ بِالْقِسْطِۜ وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا لَهُمْ شَرَابٌ مِنْ حَم۪يمٍ وَعَذَابٌ اَل۪يمٌ بِمَا كَانُوا يَكْفُرُونَ ﴿4﴾

37 Fecr, 89/28.

اِرْجِع۪ٓي اِلٰى رَبِّكِ رَاضِيَةً مَرْضِيَّةًۚ ﴿28﴾