sana sığınırım. Rabbim! Onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığınırım.” 13 Hatta bu konuda “Muavvizeteyn” olarak bilinen Felâk ve Nâs sûrelerini de göndermiştir:
“De ki: Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.”14
“De ki: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların melikine, insanların ilâhına sığınırım.”15
Peygamber Efendimiz bu iki sûreyi her gün düzenli olarak yatmadan önce okuyarak Allah"a sığınmayı prensip edinmişti.16 Ayrıca bu iki sûre hakkında, “İnsanlar bu iki duadan daha faziletli başka bir dua ile Allah"a sığınmış olmazlar.” 17 buyurmuş ve her namazdan sonra okunmasını tavsiye etmişti.18
Şeytanın vesveselerine karşı Rabbine sığınan kişi, “Ben Allah"a ve O"nun peygamberlerine iman ettim.” diyerek şeytanın oyunlarına karşı kendini savunmalıdır.19 Nitekim Peygamberimiz (sav) vesveselere karşı, “De ki: O, Allah birdir. Allah Samed"dir. O, doğurmamış ve doğmamıştır. Hiçbir şey O"na denk ve benzer değildir.” mealindeki İhlâs sûresinin okunmasını tavsiye etmiştir.20 İhlâs sûresi, şeytanın insanın zihnini bulandıracak yanlış tanrı tasavvurlarına karşı Allah"ın zâtı ve sıfatları ile ilgili doğru bilgiye sahip olmak açısından önemlidir.
Şeytanın vesveseleri tâbiînden Kûfeli Hanefî Ebû Zümeyl"in de zihnini meşgul etmiş, vesveseye maruz kaldığı bir zamanda Abdullah b. Abbâs"a gidip zihnini kurcalayan düşünceleri sormuştu. Abdullah b. Abbâs, “Ne hissediyorsun?” dediğinde Ebû Zümeyl, “Vallahi onları (çok kötü düşünceler olmasından dolayı) söyleyemem.” diye cevap vermişti. Bunun üzerine Abdullah b. Abbâs (ra), “Şüphe nevinden bir şey mi?” demiş, gülümsemiş ve ardından, “Bu vesveselerden kimse kurtulamaz.” diyerek şu âyeti okumuştu: “Eğer sana indirdiğimiz hakkında bir şüphen varsa, senden evvel kitabı okuyanlara sor. Andolsun ki sana Rabbinden hak gelmiştir, sakın şüphe edenlerden olma.” 21 Sonra da, “Eğer içine bu konularda bir şüphe gelirse, "Allah hem Evvel"dir, hem Âhir"dir. Hem Zâhir"dir, hem Bâtın"dır. O her şeyi bilendir, de.” diye eklemişti.22 Dolayısıyla her ne şekilde olursa olsun şeytanın vesvesesine maruz kalan kimse hemen Allah"ı anmalıdır. Çünkü Allah"ın anıldığı yerde şeytan barınamayacaktır.23