Ebû Tâlib, Habeşistan"da kral Necâşî"nin karşısına geçip Allah Resûlü"nden bahsederken onun ne kadar iffetli bir kişiliğe sahip olduğuna ve iffetli kadınlara iftira etmeyi yasakladığına vurgu yapmıştır.11 Yine aynı yıllarda Mekkeli müşriklerden Ebû Süfyân, Şam"da bulunduğu bir sırada İslâm Peygamberi"nin emir ve yasaklarını soran Bizans kralı Herakliyus"a, onun (sav) Müslümanlara “iffetli olmayı emrettiğini” de zikretmiştir.12
Allah Resûlü"nün, daha peygamberliğinin ilk günlerinden itibaren duyarlılık gösterdiği “iffet”, insanın namusunu ve saygınlığını ifade eden “ırz” mefhumunu tamamlayan vazgeçilmez bir erdemdir. “Nefsin doymak bilmeyen istek ve arzularına karşı direnme, insanlık onurunu zedeleyecek çirkinliklerden uzak durma, arı ve duru kalabilme” erdemi olan iffet, daha çok kişinin kendi itibarını korumayı esas alan bir haslettir. İffetli olmak demek, Allah"ın yasakladığı, akl-ı selim sahibi insanlarca ayıp ve çirkin görülen, toplumsal sağduyu tarafından da reddedilen tavırlardan kaçınmak demektir. Şu hâlde Kur"an"da ifade edildiği gibi, muhtaç oldukları hâlde iffetlerinden dolayı ihtiyaçlarını gizleyerek başkalarına el avuç açmayanların13 tavrı iffetli bir tavır olabileceği gibi, varlıklı, güzel bir kadının gayri meşru birliktelik teklifini "Allah"tan korkarım." diyerek reddeden kimsenin14 tutumu da iffetli oluşun iyi bir örneğidir. Kadın ve erkeğin şeref ve haysiyetini koruması bakımından son derece önemli olan bu iffetli tavır, kişinin hem kendine karşı olan saygısını, hem de aile ve toplum içindeki itibarını doğrudan etkilemektedir. Kur"an"ın, namuslu ve iffetli kadınlara zina iftirasında bulunup yeterli delil sunamayanlara maddî müeyyide yanında, sosyal itibarlarını derinden sarsacak bir ceza olarak “ömür boyu şahitliklerinin reddedilmesi” hükmünü de getirmesi,15 iffet ve namusun dokunulmazlığına verdiği önemi göstermektedir. Aynı şekilde Peygamber Efendimizin de “hiçbir şeyden habersiz, iffetli, mümin kadınlara zina iftirasında bulunmayı” “Allah"a şirk koşmak ve adam öldürmek” gibi büyük ve helâk edici günahlarla birlikte zikretmesi16 bu noktadaki hassasiyetini göstermektedir.
Hem kadın hem de erkeğin iffet ve namusunu her türlü tehlikeye karşı koruyacak en etkili kalkan hiç kuşkusuz huzurlu bir ailedir. Nitekim Kur"an, evlenme imkânını bulamayanlarıniffetlerini korumalarını isterken,17 iffetli kalabilmede evlilik hayatının önemine işaret etmektedir. Allah Resûlü de ashâbının gençlerine hitaben, “Evlenme imkânı bulanınız evlensin. Çünkü evlenmek, gözü haramdan çevirmek ve iffeti korumak için en iyi yoldur...” 18 buyururken, aile hayatının bireyin öz saygısını ve toplumsal saygınlığını koruyan