Hadislerle İslâm Cilt 6 Sayfa 61

İşte o zaman kardeşleri, “Allah"a andolsun, gerçekten Allah seni bize üstün kıldı. Gerçekten biz suç işlemiştik.” dediler. Bunun üzerine Hz. Yusuf, “Bugün sizi kınamak yok, Allah sizi affetsin! O, merhametlilerin en merhametlisidir. Bu gömleğimi götürün de babamın yüzüne sürün ki gözleri açılsın. Ve bütün ailenizi bana getirin.” dedi.76

Kervan, Mısır"dan ayrılınca çok uzaklarda, Ken"ân ilinde bulunan Yakub (as) oğluna duyduğu büyük hasretin etkisiyle ve Allah Teâlâ"nın lütfuyla, onun kokusunu hissetti. Üstelik garipseyeceklerini bile bile etrafındakilere bunu söyledi: “Bana bunak demezseniz, şüphesiz ben Yusuf"un kokusunu alıyorum.” Oradakiler, “Allah"a yemin ederiz ki sen hâlâ eski şaşkınlığındasın.” dediler.

Yakub (as), Hz. Yusuf"un gönderdiği gömleği yüzüne sürdü ve gözleri yeniden açıldı. “Ben size, "Allah tarafından, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim" demedim mi?” dedi. Oğulları, “Ey babamız! Allah"tan suçlarımızın bağışlanmasını dile. Biz gerçekten suçlu idik.” dediler. Hz. Yakub, “Rabbimden sizin bağışlanmanızı dileyeceğim. Şüphesiz O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” dedi.77

Yanına vardıklarında, Yusuf (as) anne babasını bağrına bastı ve “Allah"ın iradesi ile güven içinde Mısır"a girin.” dedi. Anne babasını tahtına çıkardı ve sonunda hep birlikte onun huzurunda eğilip diz çöktüler. Bu tablo karşısında Hz. Yusuf, “Babacığım! İşte bu, daha önce gördüğüm rüyanın yorumudur. Rabbim onu gerçekleştirdi...” dedi. Sonra Allah"ın kendisine ihsan ettiği nimetleri bir bir saydı ve sözlerini kıyamete kadar her bir Müslüman"ın tekrar edebileceği şu güzel dua ile bitirdi:“Rabbim! Gerçekten bana mülk verdin ve bana sözlerin yorumunu öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Dünyada ve âhirette sen benim velîmsin. Benim canımı Müslüman olarak al ve beni iyilerin arasına dâhil et.” 78

Bir rüya ile başlayan kıssaların en güzeli, o rüyanın gerçekleşmesiyle sona ermişti. Bu kıssasının en güzel kıssa olmasının sebebi, sadece onu bize anlatanın Allah (cc) olması ya da kerem sahibi bir peygamberden bahsetmesi veya Kur"ân-ı Kerîm"de geçmesi değil, bütün bunların ötesinde aşk-ı ilâhî"yi öğretmesi ve birçok ibretler içermesidir. Hz. Yusuf"un ilâhî aşkının yanında, ne Hz. Yakub"un sevdası ne de Züleyha"nın hevâsından söz edilebilir. Onun kuyudan saraya yükselişini anlatan bu aşk hikâyesi, günümüz insanları için pek çok öğütler barındırmaktadır: Evlâdından ayrılan Hz. Yakub"un sabrı ve tevekkülü; Hz. Yusuf"un kardeşlerinin kıskançlıkları ve

    

Dipnotlar

76 Yûsuf, 12/88-93.

فَلَمَّا دَخَلُوا عَلَيْهِ قَالُوا يَٓا اَيُّهَا الْعَز۪يزُ مَسَّنَا وَاَهْلَنَا الضُّرُّ وَجِئْنَا بِبِضَاعَةٍ مُزْجٰيةٍ فَاَوْفِ لَنَا الْكَيْلَ وَتَصَدَّقْ عَلَيْنَاۜ اِنَّ اللّٰهَ يَجْزِي الْمُتَصَدِّق۪ينَ ﴿88﴾ قَالَ هَلْ عَلِمْتُمْ مَا فَعَلْتُمْ بِيُوسُفَ وَاَخ۪يهِ اِذْ اَنْتُمْ جَاهِلُونَ ﴿89﴾ قَالُٓوا ءَاِنَّكَ لَاَنْتَ يُوسُفُۜ قَالَ اَنَا۬ يُوسُفُ وَهٰذَٓا اَخ۪يۘ قَدْ مَنَّ اللّٰهُ عَلَيْنَاۜ اِنَّهُ مَنْ يَتَّقِ وَيَصْبِرْ فَاِنَّ اللّٰهَ لَا يُض۪يعُ اَجْرَ الْمُحْسِن۪ينَ ﴿90﴾ قَالُوا تَاللّٰهِ لَقَدْ اٰثَرَكَ اللّٰهُ عَلَيْنَا وَاِنْ كُنَّا لَخَاطِـ۪ٔينَ ﴿91﴾ قَالَ لَا تَثْر۪يبَ عَلَيْكُمُ الْيَوْمَۜ يَغْفِرُ اللّٰهُ لَكُمْۘ وَهُوَ اَرْحَمُ الرَّاحِم۪ينَ ﴿92﴾ اِذْهَبُوا بِقَم۪يص۪ي هٰذَا فَاَلْقُوهُ عَلٰى وَجْهِ اَب۪ي يَأْتِ بَص۪يرًاۚ وَأْتُون۪ي بِاَهْلِكُمْ اَجْمَع۪ينَ۟ ﴿93﴾

77 Yûsuf, 12/94-98.

وَلَمَّا فَصَلَتِ الْع۪يرُ قَالَ اَبُوهُمْ اِنّ۪ي لَاَجِدُ ر۪يحَ يُوسُفَ لَوْلَٓا اَنْ تُفَنِّدُونِ ﴿94﴾ قَالُوا تَاللّٰهِ اِنَّكَ لَف۪ي ضَلَالِكَ الْقَد۪يمِ ﴿95﴾ فَلَمَّٓا اَنْ جَٓاءَ الْبَش۪يرُ اَلْقٰيهُ عَلٰى وَجْهِه۪ فَارْتَدَّ بَص۪يرًاۚ قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكُمْ اِنّ۪ٓي اَعْلَمُ مِنَ اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ ﴿96﴾ قَالُوا يَٓا اَبَانَا اسْتَغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَٓا اِنَّا كُنَّا خَاطِـ۪ٔينَ ﴿97﴾ قَالَ سَوْفَ اَسْتَغْفِرُ لَكُمْ رَبّ۪يۜ اِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّح۪يمُ ﴿98﴾

78 Yûsuf, 12/99-101.

فَلَمَّا دَخَلُوا عَلٰى يُوسُفَ اٰوٰٓى اِلَيْهِ اَبَوَيْهِ وَقَالَ ادْخُلُوا مِصْرَ اِنْ شَٓاءَ اللّٰهُ اٰمِن۪ينَۜ ﴿99﴾ وَرَفَعَ اَبَوَيْهِ عَلَى الْعَرْشِ وَخَرُّوا لَهُ سُجَّدًاۚ وَقَالَ يَٓا اَبَتِ هٰذَا تَأْو۪يلُ رُءْيَايَ مِنْ قَبْلُۘ قَدْ جَعَلَهَا رَبّ۪ي حَقًّاۜ وَقَدْ اَحْسَنَ ب۪ٓي اِذْ اَخْرَجَن۪ي مِنَ السِّجْنِ وَجَٓاءَ بِكُمْ مِنَ الْبَدْوِ مِنْ بَعْدِ اَنْ نَزَغَ الشَّيْطَانُ بَيْن۪ي وَبَيْنَ اِخْوَت۪يۜ اِنَّ رَبّ۪ي لَط۪يفٌ لِمَا يَشَٓاءُۜ اِنَّهُ هُوَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ ﴿100﴾ رَبِّ قَدْ اٰتَيْتَن۪ي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَن۪ي مِنْ تَأْو۪يلِ الْاَحَاد۪يثِۚ فَاطِرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ اَنْتَ وَلِيّ۪ فِي الدُّنْيَا وَالْاٰخِرَةِۚ تَوَفَّن۪ي مُسْلِمًا وَاَلْحِقْن۪ي بِالصَّالِح۪ينَ ﴿101﴾