İnsan sağlığını tehdit edebilecek ve tiksindirecek yiyeceklerin atılması israf kapsamında düşünülmemelidir. Çünkü özellikle gıda ürünlerinin üretildikleri ortamların, içinde saklandıkları kap ve ambalajların temiz olması gerekir. Peygamberimiz de kendisine ikram edilen hurmanın içinde kurt olup olmadığına bakmış, böylece alınacak gıdanın bir nevi kontrolünü yapmıştır.21 Efendimiz, su ve süt gibi içecek kaplarının temizliğine dikkat edilmesini22 ve ağızlarının kapatılmasını,23 böylece içeceklerin korunmasını istemiştir. Ayrıca ağaçtan oyularak yapılmış şarap kaplarını ve içki içmede kullanılan çeşitli kapları kullanmayı yasaklamıştır.24
Görünüşte bireysel kabul edilebilecek yeme ve içme eyleminin, bir o kadar da toplumsal boyutu bulunmaktadır. Nitekim Peygamber Efendimiz (sav), “Bir kişilik yemek iki kişiye, iki kişilik yemek dört kişiye, dört kişilik yemek de sekiz kişiye yeter.” 25 başka bir rivayete göre ise, “Bir kişinin yemeği iki kişiye, iki kişinin yemeği de dört kişiye yeter.” 26 buyurmaktadır. Buna göre, muhtaç durumda olanları unutarak bencillik yapıp yemeği tek başına yemek doğru bir davranış değildir. Nitekim davete icabet etmeyi Müslümanların birbirlerine karşı görevleri arasında sayan Hz. Peygamber (sav),27 ihtiyaç sahiplerinin davet edilmeyip sadece zengin kimselerin çağrıldığı yemeği, “yemeklerin en kötüsü” olarak niteler.28 İyilik yapmanın çeşitli yolları olduğuna dikkat çeken Hz. Peygamber, yapılan yemeğin suyunu fazla koyarak komşulara ikram etmenin de bunlardan biri olduğunu ifade eder.29 Ayrıca, evine gidilerek yemeği yenilen ve suyu içilen kişilerin gönlünün alınmasını, yaptıklarını teşvik gayesiyle onlar için dua edilmesini ister; bunu bir nevi onları mükâfatlandırmak olarak görür.30 Evinde misafir ağırlayan kimselere meleklerin dua edeceği müjdesini verir.31
Sevgili Peygamberimiz, yediklerini ama doymadıklarını söyleyenlere, toplu hâlde ve besmele çekerek yemek yemelerini tavsiye eder ve bunu yemeğin bereketi olarak adlandırır.32 Gerek ailede gerekse toplumda birlik, beraberlik, dostluk gibi hasletler ortak değerlerin paylaşılmasıyla gelişir. Özellikle, bireyleri akşamdan akşama bir araya gelebilen günümüz aile yapılarında, en azından akşam yemeklerinin birlikte yenmesi bu yönden çok önemlidir
Hz. Peygamber, kokusunun başkalarını rahatsız etme ihtimalinden dolayı soğan, sarımsak ve pırasa gibi bazı yiyeceklerin, yenilmesini hoş karşılamadığı33 gibi kendisinin de aynı sebeple bu tür yiyecekleri tercih etmediği olmuştur. Allah"ın Resûlü Medine"ye hicret ettiğinde, Ebû Eyyûb