iman ve gönül bağını en samimi şekilde kuranlardır. Nitekim Peygamber Efendimizin kıyamet günü için Allah ve Resûlü"nün sevgisini hazırladığını söyleyen bir sahâbîye, “Kişi sevdiğiyle beraberdir.” 36 buyurması, ayrıca inananlara cennete girmenin öncelikli yolunun Allah"a iman olduğunu37 hatırlatması da bu yorumu desteklemektedir. Dolayısıyla sözlü ifadesine önem verilen salavâtın pratiğe dönük, hayatı şekillendiren bir yönü olduğu da ortaya çıkmaktadır.
İnsanların Allah"ı hatırlamaları nasıl sadece tekbir getirmeye indirgenemezse, O"nun Resûlü"ne salavât getirmeleri de bilinen “salvele” kalıplarına indirgenemez. Allah lâfzını dilden düşürmemek, tekbir getirmek; söz konusu kalıplardan biriyle salavât getirmek elbette önemlidir ve önemsenmelidir. Ancak Allah ve Peygamber sevgisi sadece bu lafızlara indirgenmemelidir. Bir rivayette bir araya geldiklerinde Allah"ı zikretmeyen ve peygamberlerine salavât getirmeyenler kınanmaktadır.38 Burada esasen Allah"ın emirlerine ve peygamberinin ahlâkına aykırı söz ve eylemlerde bulunmanın, zikir ve salavâtlarda adı anılan Allah ve Resûlü"nü rahatsız edeceği ifade edilmektedir. Toplantılara salavât getirerek başlamak elbette güzel ve övülmesi gereken bir davranış ise de asıl salavât, o toplantıların Allah Resûlü"nün tavsiye ettiği ölçülere aykırı olmamasına dikkat etmek, onun koyduğu ölçüleri düşünerek onlara uygun ve olgun davranmaktır. Aynı şekilde, “Yanında ismim anıldığı hâlde bana salavât getirmeyen kimsenin burnu yerde sürtünsün.” 39 “Bana salavât getirmeyi unutan (terk eden) kişi cennet yolunu kaybeder.” 40 “Cimri, yanında anıldığım hâlde bana salavât getirmeyen kimsedir.” 41 şeklinde gelen rivayetlerde yerilen kişilerin de Hz. Peygamber"in ismi anılınca bilinçli bir şekilde salavât getirmeyenler olduğu unutulmamalıdır.
Allah Resûlü,“Evlerinizi kabirlere çevirmeyin. Benim kabrimi de bayram yeri hâline getirmeyin. Bana salavât getirin. Çünkü nerede olursanız olun, salavâtınız bana ulaşır.” 42 hadisinde kabrinin bayramların kutlandığı kalabalık ve şenlikli mekânlara çevrilmemesi için uyarıda bulunmuş, diğer bir hadiste ise kabrinin tapınağa çevrilmemesi için dua buyurmuştur.43 Bunun yerine kendisine salavât getirilmesini isteyen Allah Resûlü elbette sünnetine uyan ve örnek hayat tarzını benimseyerek kendisiyle gönül bağını koparmayan müminlerden hoşnut olacaktır.
Hızla gelişen ve değişen hayatın akışı içerisinde önemli bir aidiyet işareti olan salât ü selâm, insanın öz benliğine yabancılaşıp kendini kaybetmesine