edince Meş"ar-i Harâm"da Allah"ı anın.” 51 âyetinde geçen Meş"ar-i Harâm tabiri, hac menâsikinden bir kısmının yerine getirildiği Arafat ile Mina arasındaki bölgeyi ifade etmektedir. Bu âyette “akın edince” diye çevrilen “ifâda” tabiri, bir nehrin taşmasını, sel sularının coşkulu bir şekilde akmasını ifade eder. Arafat vakfesini yerine getirmenin sevinci ile hacıların coşkulu bir tarzda âdeta bir insan seli gibi akması âyette böyle ifade edilmiştir. “O"nu, size gösterdiği biçimde anın.” 52 şeklinde ikinci kez zikrin emredilmesinden, bu bölgenin Allah"ın zikredileceği bir mekân olduğu anlaşılmaktadır. Gece yarısından itibaren yapılmaya başlayan ve sabah namazı sonrasına kadar devam eden buradaki vakfenin, zikir için en uygun zaman dilimlerinden biri olduğu şüphesizdir.
Müzdelife, Haram bölgesi içinde Arafat ile Mina arasında kalan bir yerin adıdır. Akşamdan sonra hacıların peş peşe gelip orada toplanmaları ve topluca Allah"a yakararak Mina"ya yaklaşmaları sebebiyle bu adı almıştır.53
Hz. Peygamber Arafat"tan ayrıldıktan sonra akşam namazını geciktirerek, yatsı namazının vakti girdikten sonra ikisini birlikte burada kıldı. Geceyi istirahatla geçirdikten sonra, sabah namazının peşinden buradaki vakfesini yaptı. Allah Resûlü, kıbleye karşı dönerek tekbir, tehlil ve kelime-i tevhidlerle Allah"a dua etmiş54 ve Müzdelife"nin tamamını vakfe yapılacak yer olarak ilân etmişti.55 Yolda ertesi gün girişecekleri temsilî savaşta şeytana atmak üzere Müzdelife"de Fadl b. Abbâs"a yedi taş toplatmıştı. Eline aldığı küçük taşları göstererek, ashâbına böyle taşlar atmalarını tavsiye etmiş, evvelki milletlerin dinde aşırılıkları sebebiyle helâk olduklarını hatırlatarak dinde aşırılıktan sakınmalarını emretmişti.56
Müzdelife"den ayrıldıktan sonra, Muhassir vadisi sağda kalacak şekilde hızlıca Mina"ya geçilir.57 Muhassir bölgesi, Kâbe"yi yıkmak üzere gelen Ebrehe"nin fil ordusunun Ebâbîl kuşlarının attığı taşlarla hüsrana uğratıldığı yerdir.58 Oradan geçerken, “Fil sûresinde anlatıldığı gibi, küçücük taşlar, güçlü Ebrehe ordusunun planını nasıl boşa çıkarmışsa, Cemerât"ta atılacak taşlar da, şeytanın insana karşı kurduğu tuzakları boşa çıkarmalı!” diye düşünmelidir.
“Mina”, aşırı istek, arzu demektir. Mina, Hz. İbrâhim ile oğlu Hz. İsmâil"in, Allah"a olan aşklarının sınandığı yerdir. Bu sınavda Hz. İbrâhim âhir ömründe kendisine verilen biricik oğlunu Allah için kurban etmek; İsmâil ise, bu uğurda canını vermek gibi çok ciddi bir sınavdan geçmiştir. Hz. İbrâhim durumu oğluna açar ve görüşünü sorar. Hz. İsmâil"in cevabı kısa ve nettir: “Babacığım, sana emredileni yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın.”59 Bu cevap üzerine Hz. İbrâhim, sevgili oğlunu Allah