Hicretin altıncı yılında Hz. Peygamber Medine"de ilginç bir rüya görmüş1 ve bunu, çok sevdiği Kâbe"yi ziyarete yormuştu. Rüyasını ashâbıyla paylaştı ve bir umre ziyareti ile bunu gerçekleştirmek istedi. Yapılacak bu umre ziyareti, doğup büyüdükleri Mekke"den gelen muhacirler başta olmak üzere herkesi heyecanlandırdı. Gerekli hazırlıklar yapıldı ve yola çıkıldı. Ancak yegâne gayeleri Kâbe"yi ziyaret etmek olan bu Müslümanlar, ihramlarıyla günlerce süren yorucu yolculuktan sonra Mekke"nin 22 km. batısındaki Hudeybiye"de Mekkeli müşrikler tarafından durduruldular. Niyetlerinin sadece umre ziyareti olduğunu defalarca dile getirmelerine rağmen, Mekkeliler Müslümanların umre yapmalarına izin vermediler. Bunun üzerine Allah Resûlü ile sahâbe arasında Rıdvan Biati, Mekkelilerle de Hudeybiye Antlaşması gerçekleşti. Neticede Müslümanlar kendi açılarından şartları oldukça ağır sayılabilecek bir antlaşma imzalamak durumunda kaldılar. Yapılan bu antlaşmaya göre, Müslümanlar bu ziyaretlerinden vazgeçip Medine"ye geri dönecekler, Kâbe"yi ertesi yıl ziyaret edebileceklerdi. Hasretleri iyice depreşen Müslümanlar, Mekke"nin yanı başına kadar varıp da Kâbe"yi ziyaret edemeden dönmenin hüznü ile çaresiz ihramlarından çıktılar ve Medine"ye geri döndüler.2 Onların en büyük teselli kaynağı ise, Rıdvan Biati"nden söz eden ve bir gün ihramlarıyla mutlaka Kâbe"yi ziyaret edeceklerini müjdeleyen Fetih sûresinin inmesi oldu.3
Hudeybiye Antlaşması"nın üzerinden bir yıl geçmiş, umre zamanı gelmişti. Allah Resûlü"nün emri ile tekrar umre hazırlıklarına başlandı. Önceki yıl gerçekleştiremedikleri umre, kaza edilecek ve bu umreye “kaza umresi” denilecekti. Önceki sene giden 1400-1500 kişiye ilâveten bu sene yeni katılanların da olduğu 2000 kişilik grup yola çıktı.4 Yapılan antlaşma gereği Müslümanlar Mekke"ye silahsız girecekler ve üç gün içerisinde ziyaretlerini tamamlayıp döneceklerdi.5
Allah Resûlü ve sahâbe, yıllarca uzak kaldıkları Mekke"ye gür sesleriyle telbiyeler getirerek girdiler. Hasret kaldıkları Kâbe"yi tavaf etmeye başladılar, Mekkelilerin meraklı bakışları arasında. Mekkeli Müslümanlar Medine"ye hicret edince, oranın havası kendilerini olumsuz etkilemiş ve