Aslında bu hanım, hac ile umre arasındaki farkı iyi bilmektedir. Önce, çok daha faziletli olan hacca karşılık Ramazan"da yapılan bir umrenin hacca denk olmasına şaşırıyor, fakat Resûlullah"ı işittikten sonra bu umrenin haccın yerine geçeceğini düşünmeye başlıyordu. Bu yüzden, o hükmün yalnızca kendisi için mi yoksa herkes için mi geçerli olduğunu bilemiyordu. Oysa Hz. Peygamber bu sözüyle Ramazan ayında yapılacak umrenin faziletini anlatabilmek için onu hacca teşbih etmişti. İbn Huzeyme"nin de dediği gibi, şayet umre burada bütün hükümleriyle hacca denk olsaydı, o zaman hac yerine geçerdi ve İslâm"ın kişiye yüklediği hac vazifesi, Ramazan"da yaptığı umresiyle kendinden düşerdi.17
İbn Abbâs tarafından nakledilen bazı rivayetlerde de Hz. Peygamber ile ensardan bir hanım arasında benzer bir diyalog geçmektedir. Bu rivayetlerde, eldeki iki deveyle baba ile oğlun hacca gittikleri, kalan tek devenin de su taşımada kullanıldığı gerekçesiyle Medineli hanımın hacca katılamadığı anlatılmakta, bu durumda Peygamberimiz aynı şekilde hanıma Ramazan"da umre yapmasını tavsiye etmektedir.18
Gerçekten de günümüzde bile Ramazan"da yapılan umre her yönüyle çok farklıdır. Hemen her ülkeden Müslümanların davet ettiği iftar sofraları, orada zemzem ile açılan oruçlar, hatimle kılınan teravih namazları, gün boyu yapılan tavaflar, son on gün gece yarısından sonra cemaatle ve ikinci bir hatimle kılınan teheccüd namazları, özellikle de herkesi hıçkırıklara ve gözyaşlarına boğan hatim duası ve bayram namazı anlatılamaz, ancak yaşanır...
Ebû Hüreyre"nin naklettiği bir hadiste umrenin faziletine değinen Resûlullah (sav) şöyle buyurur: “İki umre, aralarında işlenen günahlara kefarettir. Allah tarafından kabul gören haccın karşılığı ise cennettir.” 19
Umreye gitmek için kendisinden izin isteyen Hz. Ömer"e, Allah Resûlü"nün söylediği şu sözler, hem umrenin faziletini, hem de Resûl-i Ekrem"in yakın dostuna olan ilgisini, samimiyetini ve tevazuunu göstermektedir: “Kardeşçiğim! Duana bizi de ortak et ve bizi unutma!” 20 Allah Resûlü"nün kullanmış olduğu, “Kardeşçiğim!” hitabı Hz. Ömer"in o kadar hoşuna gitmiştir ki bu ifadeyi, “üzerine güneşin doğduğu her şeyden daha sevimli” diye nitelemiştir.21
Üzerinde bir cübbe bulunan, sakalı ve başı sarıya boyanmış bir adam, Ci"râne"de iken Resûlullah"a gelerek, “Ey Allah"ın Resûlü! Ben umre için ihrama girdim ve gördüğün gibiyim (ne yapmalıyım?)” diye sormuş, bunun