Bir gün Peygamber Efendimiz, eşi Hz. Âişe"nin odasında oturuyordu. Âişe validemiz Hz. Hafsa"nın odasına girmek için izin isteyen bir adamın sesini duydu. Hz. Peygamber"in duymadığını zannederek, “Bir adam sizin evinize girmek için izin istiyor.” dedi. Resûlullah, Hz. Hafsa"nın süt amcasını kastederek, “Zannederim filân olacak.” buyurdu. Hz. Âişe ise biraz şaşırmış gibi, kendi süt amcasını kastederek, “Filan kişi sağ olsaydı benim yanıma girebilir miydi?” diye sordu. Konuyu iyice anlamak istemişti. Bunun üzerine Hz. Peygamber, “Evet, çünkü süt, doğumun (kardeşliğin) haram kıldığı (evliliği) haram kılar.” buyurdu.1
Aradan zaman geçmişti. Hz. Âişe, sütbabası Ebu"l-Kuays"ın kardeşi Eflah yanına gelmek için izin istediğinde, Resûlullah"a sormadan buna izin vermeyeceğini söyledi. Çünkü kendisini emzirenin Ebu"l-Kuays"ın karısı olduğunu, dolayısıyla onun kardeşi ile hiçbir bağı olmadığını düşünüyordu. Hz. Peygamber geldiğinde ona durumu anlatan Âişe validemiz, aralarında geçen konuşmayı şöyle naklediyordu: Resûlullah, “Amcana müsaade etmene engel olan nedir?” diye sordu. Ben de, “Beni adam emzirmedi ki Ebu"l-Kuays"ın hanımı emzirdi.” dedim. Resûlullah, “Ona izin ver, çünkü o senin amcandır.” buyurdu.2
Süt akrabalığı, çocuğun öz annesinden başka bir kadın tarafından emzirilmesi sonucunda, çocukla sütanne ve onun belirli derecedeki yakınları arasında oluşan akrabalıktır.
İslâm"dan önce çocukların sütanne tarafından emzirilmesi ve yetiştirilmesi geleneği yaygındı. Bilhassa şehirli aileler, daha sağlıklı yetişmeleri ve Arap dilini doğru ve düzgün bir şekilde öğrenebilmeleri için çocuklarını bedevî ailelere veriyorlardı. Sütanneliğin câhiliye Araplarının örfünde yazılı olmayan kuralları vardı. Buna göre taraflar arasında süt bağına dayalı bir yakınlık doğuyordu. Çocukların sağlıklı büyümesi için gerekli görülen bu uygulamayı, karşılıklı haklara ve sütten doğan akrabalığın gereklerine uyulmak kaydıyla Kur"an da onayladı: “Eğer çocuklarınızı (bir sütanneye) emzirtmek isterseniz, örfe uygun olarak vereceğiniz ücreti güzelce ödediğiniz takdirde size bir günah yoktur.” 3
Sevgili Peygamberimiz de Mekke"de âdet olduğu üzere sütanneye verilmişti. Öncelikle annesi Âmine onu bir süre emzirmişti.4 Ebû Leheb"in cariyesi Süveybe ise o yıl bir oğlan çocuğu dünyaya getirmişti. Sütanneye