şeklinde tasvir ettiği müminlere yakışan, “O"nun elçilerinden hiçbiri arasında ayrım yapmayız.” 9 demektir. Allah Resûlü (sav) de “Hiçbiriniz sakın benim Yunus Peygamber"den hayırlı olduğumu söylemesin.” 10 buyurmak suretiyle peygamberlerin birbirlerinin rakibi olarak algılanmasını istememiştir. Resûl-i Ekrem"in, kendisini, sabırsızlığı dolayısıyla balığın karnına düşen vehakkındaAllah Teâlâ"nın, “Balık sahibi (Yunus) gibi olma! ”11 buyurduğu Yunus Peygamber"den üstün tutmaması son derede anlamlıdır.
Öte yandan Yüce Allah bazı peygamberlerini sadece dine davetle yükümlü kılmışken içlerinden seçtiği bazı resûllerine de sahifeler, kitap ve şeriat vermiştir. Hz. Nuh, Hz. İbrâhim, Hz. Musa, Hz. İsa ve Hz. Muhammed gibi bazı peygamberlere de baskı ve sıkıntılara karşı gösterdikleri mücadelenin büyüklüğü nedeniyle “ulü"l-azm” sıfatı12 verilmiştir. Kur"ân-ı Kerîm"de Cenâb-ı Hakk"ın Hz. Musa gibi kimi peygamberlerle konuştuğu,13 kimilerinin derecelerini yükselttiği, Hz. İsa"yı “Rûhu"l-Kudüs” ile desteklediği anlatılır ve peygamberlerden bazılarına çeşitli meziyetler bahşedildiği bildirilir.14 Aynı şeklide Allah Teâlâ,“Gerçekten biz, peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık; Dâvûd"a da Zebur"u verdik.” 15 buyururken, âdeta, demircilik yaparak16 geçimini sağlamaya çalışan Hz. Dâvûd"a dilediğinde hükümdarlık ve hikmetin kapılarını açarak17 onu çok üstün bir konuma getirdiğini hatırlatmaktadır.
Hz. İbrâhim, Hz. İsa ve Hz. Musa gibi peygamberlerin tevhid mücadelelerinin anlatıldığı Bakara sûresinde de Yüce Allah, Hz. Muhammed"e (sav), “Şüphesiz sen, (Allah tarafından) gönderilmiş peygamberlerdensin.” 18 buyurarak iltifatta bulunmuştur. Ayrıca Kur"ân-ı Kerîm"de anlatıldığına göre, Allah Teâlâ, vaktiyle bütün peygamberlerden ve dolayısıyla o peygamberlerin ümmetlerinden, kendilerine verileni tasdik eden bir peygamber geldiğinde, ona iman ve yardım etmeleri konusunda söz almıştır.19
İman ve getirdikleri ilâhî bildirinin özü ve esası bakımından eşit olan peygamberlerin dünya ve âhirete ilişkin bazı hususlarda kendilerine özgü birtakım hususiyetleri vardır. Bu çerçevede Resûlullah"ı (sav) diğer peygamberlerden ayıran bazı özellikler ve ayrıcalıklar olduğu da muhakkaktır. Hatta bu ayrıcalık tabiî olarak onun ümmeti için de geçerli olacaktır.20 Örneğin Câbir b. Abdullah"tan rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Benden önceki peygamberlerden hiçbirine verilmeyen beş şey bana verilmiştir: Ben, düşmanımın içine bir aylık mesafeden korku salma yardımına mazhar oldum. Yeryüzü bana mescit ve temiz kılındı,