Hz. Peygamber “Ben yalnızca aracılık yapıyorum.” cevabını verince de “Benim ona ihtiyacım yok!” demişti. Hz. Peygamber onun bu kararlılığını görünce amcası Abbâs"a, “Ey Abbâs! Muğîs"in Berîre"ye olan şu sevgisiyle, Berîre"nin ona olan bu nefretine şaşırmıyor musun!” diyerek hayretini ifade etmişti.43
Ona son derece bağlı olmalarına rağmen sahâbe, zaman zaman Hz. Peygamber"in bazı kararlarını eleştirebiliyorlardı. Enes b. Mâlik"in anlattığına göre, Hz. Peygamber Hevâzin kabilesinden elde edilen yüklü miktardaki ganimetten bazı Kureyşlilere yüzer deve verince, cihada katılan ensardan bazı kimseler, “Allah, Resûlullah"ı bağışlasın, kılıçlarımızdan hâlâ Kureyş"in kanı damlarken bizi bırakıp onlara veriyor!” demişlerdi. Bunu duyan Hz. Peygamber, ensarı toplayıp, “Ben bunları, ancak küfür döneminden tam kurtulamamış bazı insanları (İslâm"a) ısındırmak için verdim. Yoksa o insanlar evlerine mallarıyla giderken siz evlerinize Allah"ın Resûlü ile dönmeye razı değil misiniz? Vallahi, sizin götüreceğiniz onların götürdüklerinden daha hayırlıdır.” buyurunca onlar, “Evet ey Allah"ın Resûlü, biz razı olduk.” diye cevap vermişlerdi.44
Yine Hz. Peygamber"in Mekke"nin fethinden sonra Kureyş"ten intikam almayıp onları affetmesi, Ebû Süfyân"ın evine sığınanlarla evlerine girip kapılarını kapatanların güvende olduğunu ilân etmesi, ensarda Hz. Peygamber"in ana yurdu Mekke"ye yerleşeceği endişesini uyandırmış ve bazıları, “Adamı, şehrine karşı bir rağbet, aşiretine karşı bir merhamet aldı yürüdü!” demişlerdi. Bunun üzerine Resûlullah (sav), “Ey ensar topluluğu!” diye söze başlamış ve“Ben Allah"ın kulu ve Resûlü"yüm, Allah"a ve size hicret ettim. Hayatım da sizinle, ölümüm de sizinle olacak!” buyurarak onların endişelerini gidermişti.45
Zaman zaman bazı sahâbîler, Hz. Peygamber"in birtakım tasarruflarına itiraz da edebilmişlerdi. Hicrî altıncı yılda Hz. Peygamber ve sahâbe, ilk defa Kâbe"yi ziyaret etmek üzere yola çıktıklarında, Mekkeli müşrikler tarafından Hudeybiye"de durdurulmuşlar ve onlarla bir anlaşma imzalamak durumunda kalmışlardı. Zâhiren şartları çok ağır ve Müslümanların aleyhine gibi gözüken bu antlaşmaya Hz. Ömer Hz. Peygamber"e gelerek itiraz etti ve “Sen Allah"ın hak Peygamber"i değil misin? Biz hak üzere, düşmanımız bâtıl üzere değil mi? Niçin dinimizden taviz veriyoruz?” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber,“Ben Allah"ın Resûlü"yüm ve O"na isyan edecek değilim ve O, bana yardım edecektir.” buyurdu. Hz. Ömer ancak Hz. Peygamber"in fethi müjdeleyen Fetih sûresini tebliğ etmesiyle teskin olabilmişti.46