bir saatte böyle aniden ziyareti Hz. Ebû Bekir"i çok şaşırtmıştı. Resûlullah, eve girip içeride yabancı bir kimsenin olmadığından emin olduktan sonra, Hz. Ebû Bekir"e kendisine Allah (cc) tarafından hicret izninin verildiğini söyledi. Sadık dostu Ebû Bekir, bu habere çok sevindi. Nitekim daha önce hazırlık yapmış olmasına rağmen Sevgili Peygamberimiz onun Mekke"den ayrılmasına müsaade etmemişti. “Acele etme, belki Allah sana bir arkadaş bulur.” diyerek beklemesini istemişti. Bunun üzerine Hz. Ebû Bekir de iki deve satın alarak hicret gününü beklemeye başlamıştı.19 Hz. Ebû Bekir"in heyecanla beklediği gün nihayet gelmişti.
Resûlullah ve Hz. Ebû Bekir, müşrik olmasına rağmen güvenilir bir kimse olan Abdullah b. Uraykıt"ı kendilerine kılavuzluk etmesi için kiraladılar.20 Onunla üç gün sonra Sevr Mağarası"nda buluşmak üzere sözleştiler. Hz. Ebû Bekir"in kızları Âişe ve Esmâ ise yolculuk için hemen azık hazırladılar.21 Gereken tüm hazırlıklar yapıldıktan sonra Hz. Peygamber evine döndü. Hz. Ali"yi yanına çağırdı ve geceleyin yatağında yerine onun yatmasını istedi. Ayrıca üzerinde bulunan emanetleri ona bırakarak bunları sahiplerine vermesini istedi. Gece olduğunda ise Allah Resûlü, etrafı müşrikler tarafından çevrili olduğu hâlde onlar görmeden evinden çıkarak22 Hz. Ebû Bekir"e gitti. Vakit kaybetmeden Mekke"nin güneydoğusunda kalan Sevr mağarasına doğru yola koyuldular.23
Peygamberimiz (sav) ve Hz. Ebû Bekir, mağarada üç gün saklandılar. Bu süre zarfında Hz. Ebû Bekir"in oğlu Abdullah da her gece onlarla birlikte kaldı. Zeki bir genç olan Abdullah, karanlık basınca mağaraya geliyor ve Kureyşlilerin planlarını Resûlullah ile babasına haber veriyordu. Herhangi bir şüphe uyandırmamak için de seher vakti yanlarından ayrılıyor, geceyi Mekke"de geçirmiş gibi Kureyşlilerle birlikte sabahlıyordu. Hz. Ebû Bekir"in kölesi Âmir b. Füheyre ise mağaraya yakın bir civarda koyunlarını otlatıyor, akşam vakti biraz geçtikten sonra onlara süt getiriyordu.24
Allah Resûlü"nü öldürmek üzere evini basan fakat onu bulamayınca tuzaklarının boşa çıktığını anlayan müşrikler, Hz. Ali"yi ve Hz. Ebû Bekir"in kızı Esmâ"yı sıkıştırmışlar ama kendilerinden bir şey öğrenememişlerdi.25 Bunun üzerine Mekke"nin en iyi iz sürücülerini yanlarına alarak Peygamberimizi (sav) aramaya başladılar. İzler onları Sevr mağarasına doğru götürüyordu. Bir ara müşrikler mağaraya o kadar yaklaşmışlardı ki Hz. Ebû Bekir telaşlandı ve “İçlerinden birisi eğilip baksa bizi görür!” dedi. Peygamber (sav) de ona, “Yâ Ebâ Bekir, üçüncüleri Allah olan iki kişiyi sen ne