ifadesi, daima yardım ve hizmet edilmesi tavsiye edilen bir sınıf olarak görülmektedir. Bir hadiste de Allah Resûlü, yolcular için inşa ettirilen misafirhaneyi öldükten sonra müminin sevap defterinin açık kalmasına vesile olacak fiiller arasında zikretmişti.17 Bu tavır ve ifadeleriyle Resûl-i Ekrem gittikleri yerlerde misafir ve yolculara kolaylık sağlanmasını arzulamaktaydı. Bundan dolayıdır ki İslâm medeniyetinde sırf yolcuların barınacakları, ağırlanacakları hanlar, hamamlar, kervansaraylar, köy odaları gibi hizmet veren nezih mekânlar oluşturulmuştur.
Resûl-i Ekrem, “Üç dua şüphesiz kabul edilir: Babanın duası, yolcunun duası, mazlumun duası.” buyurmuştur.18 Bu müjde, Allah"ın rızasına uygun bir niyet ile rahatını terk ederek yola çıkan kimselere yönelik olmalı, böyle kimseler yolculukları esnasında maddî ve mânevî açıdan desteklenmelidir. Bu nedenledir ki Hz. Peygamber, yanında bulunduğu hâlde yolcuya su vermeyen kişilerle kıyamet günü Allah"ın konuşmayacağını, onları temize çıkarmayacağını ve onların elîm bir azaba uğrayacaklarını belirterek19 seyahat esnasında yolcuların da birbirlerine yardımcı olmalarını istemiştir. Nitekim bir sefer esnasında ihtiyaç sahibi birisini görünce, “Yanında fazla binek hayvanı olan olmayana versin, fazla azığı olan da olmayana versin!” 20 buyurarak yolcuların binek, yiyecek ve ihtiyaç duyulan diğer konularda yardımlaşmalarını emretmiştir. Allah Resûlü bir hadislerinde de gölgesinde yolcuların dinlenebileceği çöl ağaçlarını kesenleri kastederek “Kim bir sidre ağacını keserse, Allah da onu baş üzeri cehenneme atsın!” diye beddua etmiştir.21
Yolculuk esnasında sadece insanlar değil yolcuyu ve yükünü sırtında taşıyan hayvanlar da yardımı ve iyi muameleyi hak etmektedir. Dönemin ulaşım vasıtaları olan hayvanlara yumuşak davranılması, konaklama yerlerinde mola verilerek dinlenmelerinin sağlanması, uzun yolculuklarda kurak ve çorak yerlerden bir an evvel geçilmesi şeklinde hadîs-i şerîflerde yer alan tavsiyeler,22 Rahmet Elçisi"nin, mahlûkata şefkat hususundaki titizliğini gözler önüne sermektedir.
Hz. Peygamber, yolculukta can ve mala gelebilecek zararları önlemek amacıyla tedbir alınmasını tavsiye ederdi. Bu çerçevede Hz. Peygamber özellikle kadınların, beraberlerinde bir yakınları bulunmadan üç günlük yolculuğa çıkmalarının uygun olmadığını,23 aynı şekilde tek başlarına gece yolculuğu yapmalarının da doğru olmayacağını24 ifade etmişti. Resûl-i Ekrem"in özellikle kadınların tek başlarına yolculuk yapmamaları hususunda ısrarlı uyarıları, sözü edilen ortamda onların can, mal