resimleri bulunan hiçbir eşya bırakmadığını ifade eden rivayetler,20 yabancı dinî sembollerin özellikle bulundurulmaması gerektiğini göstermektedir. Resim yasağı, elbette haç şekillerini ihtiva eden eşyalara has değildir. Allah"ın yaratışını taklidi çağrıştıran ve tapınma amaçlı yapılan her türlü uygulama ve ürün bu yasağın kapsamındaydı.
Hadislerde geçen suret ya da timsâl kelimeleri, acaba Tevhid Peygamberi"nin gönderildiği toplumda nasıl anlaşılıyordu?
Sözlükte “suret”, “dış görünüş, biçim, şekil, resim, çehre”; “timsâl” ise “heykel, simge ve sembol” gibi anlamlara gelmektedir. Dilbilimciler, suretin çok boyutlu ve gölgeli olanına timsâl ya da heykel; boyutlu olmayıp sadece resmedilenine ise suret ya da resim demektedirler. Suret kelimesi, canlı ve cansız bütün şeyleri içine alırken, timsâl veya onun çoğulu olan temâsîl kelimesi, yalnızca ruh sahibi olan canlıları ifade etmek için kullanılır.21 Buna göre suret kelimesini, kendisine şekil verilmiş ve biçimlendirilmiş resim ve heykel olarak değerlendirmek de mümkündür.22 Hz. Peygamber, tapınma amaçlı yapılan tasvirlerin evde bulundurulmasını sert bir dille yasaklamıştır: “İçinde heykeller veya suretler bulunan eve melekler girmez.”, 23 “En büyük azaba maruz kalacak kimseler suret (heykel) yapanlardır.” 24 “Dünyada suret yapanlara kıyamet günü azap edilecek, "Haydi, yaptıklarınıza can verin." denecek.” 25
İslâm öncesi dönemde yaşayan Araplar da tek yaratıcı olan Allah"a inanmakla birlikte O"na, araya vasıtalar koyarak ulaşabileceklerini düşünüyor,26 bunun için de çoğu insan suretindeki çeşitli resim ve heykelleri aracı tanrı kabul ediyorlardı. İslâm, Allah"tan başka hiçbir yaratıcının ve mutlak güç sahibinin olmadığı (tevhid) fikrini esas aldığı için, insanları tevhid akidesinden uzaklaştıracak, şirke bulaştıracak her türlü tehlike karşısında çok temkinli davranmıştır. Hz. Peygamber"in canlı resimleri ve heykelleri konusunda gösterdiği hassasiyet de bu yüzden olsa gerektir. Ancak, sonraki dönemlerde şirke bulaşma tehlikesinin azalmasına paralel olarak İslâm âlimlerinin de bilhassa resim konusunda daha müsamahakâr davranmaya başladıkları görülmektedir.27
Bu konudaki hadisler, şirkten yeni kurtulmuş bir toplumun tekrar eski inançlarına dönmelerini engellemeye yöneliktir. Resim yasağı konusunda İslâm âlimlerinin farklı değerlendirmeleri bulunmaktadır. İlgili hadislerde sözü edilen şiddetli azabın, Allah"ın yarattığı gibi yaratmaya kalkışan, bu hususta Allah ile yarışa girişen, tapınmak üzere put yapan, ibadet