Hadislerle İslâm Cilt 1 Sayfa 75

Irak, Şam ve Mısır’da bulunan devrin büyük hadisçilerinden hadis dinlemiştir. Tahsilini bitirdikten sonra Nişabur’a yerleşmiştir. Ömrünün sonlarına doğru Buhârî ile tanışmış ve onun ilmini takdir ederek Hadis İlmi’nde onun görüşlerine tâbi olmuştur. 261/875 yılında bir hadisi araştırmakla meşgul iken Nişabur’da vefat etmiştir.125
Müslim’in, hocalarından sema yoluyla rivayet ettiği 300.000 hadisten seçerek hazırladığı ve kendisinin el-Müsned ve el-Müsnedü’s-sahîh diye söz ettiği eserini, 235 yılında henüz yirmi dokuz yaşında iken tasnife başladığı, on beş yıl süren titiz bir çalışma sonunda 250 yılında tamamladığı anlaşılmaktadır. Daha sonra bu çalışmasını Ebû Zür’a er-Râzî’nin incelemesine sunmuş, onun kusur bulduğu rivayetleri kitabından çıkarmıştır.

Sahîh ’te 54 kitap, 1329 bâb bulunmaktadır. Kitap adlarını bizzat müellif tespit etmekle beraber, bâb adlarını o yazmamıştır. Daha sonra bâb başlıkları yazan başka âlimler olmuşsa da bugün elimizde bulunan matbu nüshalardaki başlıklar İmam Nevevî’ye (676/1277) aittir. Tekrarlarıyla birlikte 7581 hadis ihtiva eden Sahîh ’te, M. Fuâd Abdülbâkî’nin rakamlamasına göre tekrarsız 3033 hadis bulunmaktadır.

Sahîh-i Müslim ’in en önemli özelliği hiç kuşkusuz mukaddimesidir. Mukaddime, hadis usulü ve ıstılahlarının gelişiminde çok önemli bir yer tutar. Mukaddimesinin yanı sıra eserinde hadislerin tarîklerini bir araya getirme ve tertibindeki güzelliğiyle Sahîh-i Müslim,Sahîh-i Buhârî ’den üstün sayılmıştır.126 Müslim, bir konuda gelen bütün hadisleri bir arada rivayet ettiği için, farklı isnadların yanı sıra, rivayetler arasındaki mânâ farklarını, râvi tasarruflarını görmek ve farklı tarîkleri karşılaştırmak gibi bir imkân ve kolaylık sağlamaktadır.

Tirmizî (209-279) ve es-Sünen Adlı Eseri

Ebû Îsâ künyesiyle meşhur olan Muhammed b. Îsâ et-Tirmizî, 209/827 yılında bugünkü Özbekistan topraklarında bulunan Tirmiz’de doğmuştur. Yirmi yaşını geçtikten sonra ilim tahsili için yola çıkmış ve Arabistan, Mezopotamya, İran ve Horasan gibi çeşitli ilim merkezlerine seyahatler yapmış, Buhârî, Müslim ve Ebû Dâvûd gibi hadisçiler başta olmak üzere, devrin ileri gelen ilim adamlarından hadis almıştır. Ömrünün sonuna doğru gözlerini kaybeden Tirmizî, 279/892 tarihinde Tirmiz’de vefat etmiştir.127

Tirmizî’nin fıkıh bâblarına göre tasnif ettiği es-Sünen ’i, Buhârî ve Müslim’de olduğu gibi Câmi’ türü eserlerde bulunan değişik konulardaki

    

Dipnotlar

125 Bkz. Zehebî, Tezkiratü’l-huffâz, II, 588-590.

126 Makdisî, Şurûtu’l-eimmeti’s-Sitte s. 10.

127 Bkz. Zehebî, Tezkiratü’l-huffâz, II. 633 vd.