Hadislerle İslâm Cilt 2 Sayfa 549

fidye verir.” 30 âyetinde yolcu ve hastaların yolculuk esnasında oruç tutamayabileceklerine işaret edilmektedir. Hz. Peygamber"in Ramazan ayında yaptığı yolculuklarda oruç tuttuğu gibi tutmadığı da olurdu.31 Bir gün yanına Hamza b. Amr el-Eslemî gelmiş, yolculukta oruç tutabilecek güçte olduğunu söylemişti.32 Allah"ın Elçisi ona, “Tutmak istersen tut, tutmak istemezsen tutma.” buyurdu.33 Diğer bir rivayete göre ise, “Yolculuk esnasında oruç tutmamak, Allah tarafından verilmiş bir ruhsattır. Kim bu ruhsatı kullanırsa iyi yapmış olur. Kim de oruç tutmak isterse ona hiçbir günah yoktur.” demişti.34 Allah Resûlü"nün tavrını bilen sahâbîler kendi özel durumlarına göre oruç ibadetini ifa ediyorlardı. Durumu müsait olan, sağlığı elveren oruç tutuyor, müsait olmayan ise sonradan tutmak üzere orucunu erteliyordu. Nitekim Ebû Saîd el-Hudrî (ra), “Biz Ramazan ayında Allah"ın Resûlü ile birlikte yolculuğa çıkardık. Kimimiz oruç tutar, kimimiz tutmazdı. Fakat ne oruç tutan tutmayanı ne de tutmayan tutanı ayıplardı.” demişti.35

Diğer yandan inananları ibadete teşvik eden Hz. Peygamber, ashâbın bu konudaki hevesini bilse de yolculuğun ibadeti zorlaştırdığı hâllerde kolaylığı seçmeyi emrediyordu. Nitekim bir yolculuk esnasında sahâbeden biri oruçlu olduğu için fenalaşınca, “Seferde oruç tutmak iyilik değildir.” buyurmuştu.36

Peygamber Efendimizin zorlu hac yolculuğu için de tavsiyeleri vardı. Yol güvenliği konusunda sıkıntılar bulunması ve hac ibadetinin çok meşakkatli olması sebebiyle özellikle kadınlara yolculuk âdâbıyla ilgili tavsiyelerde bulunan Hz. Peygamber, “Hiçbir erkek yabancı bir kadınla yalnız kalmasın. Hiçbir kadın da beraberinde mahremi (kendisine nikâh düşmeyen yakını) bulunmaksızın sakın yolculuk etmesin.” buyurmuştu. Bunun üzerine bir adam ayağa kalkarak, “Yâ Resûlallah! Ben şöyle şöyle bir gazveye katılacaktım. Eşim de hac yapmak üzere yola çıkmaya niyetlendi. Bu durumda (ne yapayım)?” deyince Peygamberimiz, “Sen de eşinle beraber hacca git.” 37 şeklinde cevap vermişti. Çünkü hac yolculuğu başlı başına bir sıkıntı olduğu gibi, mukaddes topraklarda yaşanan aşırı izdiham ve meşakkat özellikle yalnız başlarına gelecek hanımların çeşitli sıkıntılara maruz kalmalarına neden olabilmekteydi. Dolayısıyla kadınların mahremleri ile hac seferine çıkmalarının istenmesi, daha güvenli ve daha kolay hac yapmalarını temin etmeye yönelik bir tedbir idi. Nitekim Resûlullah"ın (sav) uygulamalarını yakından bilen Hz. Ömer, yaptığı son haccında Hz. Peygamber"in eşlerine izin verip beraberlerinde de Osman b. Affân ile Abdurrahman b.

    

Dipnotlar

30 Bakara, 2/184.

اَيَّامًا مَعْدُودَاتٍۜ فَمَنْ كَانَ مِنْكُمْ مَر۪يضًا اَوْ عَلٰى سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِنْ اَيَّامٍ اُخَرَۜ وَعَلَى الَّذ۪ينَ يُط۪يقُونَهُ فِدْيَةٌ طَعَامُ مِسْك۪ينٍۜ فَمَنْ تَطَوَّعَ خَيْرًا فَهُوَ خَيْرٌ لَهُۜ وَاَنْ تَصُومُوا خَيْرٌ لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ ﴿184﴾

31 N2294 Nesâî, Sıyâm, 55.

أَخْبَرَنَا حُمَيْدُ بْنُ مَسْعَدَةَ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الْعَوَّامِ بْنِ حَوْشَبٍ قَالَ قُلْتُ لِمُجَاهِدٍ الصَّوْمُ فِى السَّفَرِ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَصُومُ وَيُفْطِرُ .

32 N2300 Nesâî, Sıyâm, 56.

أَخْبَرَنَا الرَّبِيعُ بْنُ سُلَيْمَانَ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ وَاللَّيْثُ وَذَكَرَ آخَرَ عَنْ بُكَيْرٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ عَنْ حَمْزَةَ بْنِ عَمْرٍو الأَسْلَمِىِّ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى أَجِدُ قُوَّةً عَلَى الصِّيَامِ فِى السَّفَرِ قَالَ « إِنْ شِئْتَ فَصُمْ وَإِنْ شِئْتَ فَأَفْطِرْ » .

33 N2298 Nesâî, Sıyâm, 56.

أَخْبَرَنَا سُوَيْدُ بْنُ نَصْرٍ قَالَ أَنْبَأَنَا عَبْدُ اللَّهِ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ أَبِى أَنَسٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ عَنْ حَمْزَةَ قَالَ سَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الصَّوْمِ فِى السَّفَرِ قَالَ « إِنْ شِئْتَ أَنْ تَصُومَ فَصُمْ وَإِنْ شِئْتَ أَنْ تُفْطِرَ فَأَفْطِرْ » .

34 N2305 Nesâî, Sıyâm, 57.

أَخْبَرَنَا الرَّبِيعُ بْنُ سُلَيْمَانَ قَالَ أَنْبَأَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ أَنْبَأَنَا عَمْرٌو وَذَكَرَ آخَرَ عَنْ أَبِى الأَسْوَدِ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ أَبِى مُرَاوِحٍ عَنْ حَمْزَةَ بْنِ عَمْرٍو أَنَّهُ قَالَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَجِدُ فِىَّ قُوَّةً عَلَى الصِّيَامِ فِى السَّفَرِ فَهَلْ عَلَىَّ جُنَاحٌ قَالَ « هِىَ رُخْصَةٌ مِنَ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ فَمَنْ أَخَذَ بِهَا فَحَسَنٌ وَمَنْ أَحَبَّ أَنْ يَصُومَ فَلاَ جُنَاحَ عَلَيْهِ » .

35 N2311 Nesâî, Sıyâm, 59.

أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ حَبِيبِ بْنِ عَرَبِىٍّ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ سَعِيدٍ الْجُرَيْرِىِّ عَنْ أَبِى نَضْرَةَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو سَعِيدٍ قَالَ كُنَّا نُسَافِرُ فِى رَمَضَانَ فَمِنَّا الصَّائِمُ وَمِنَّا الْمُفْطِرُ لاَ يَعِيبُ الصَّائِمُ عَلَى الْمُفْطِرِ وَلاَ يَعِيبُ الْمُفْطِرُ عَلَى الصَّائِمِ .

36 B1946 Buhârî, Savm, 36

حَدَّثَنَا آدَمُ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الأَنْصَارِىُّ قَالَ سَمِعْتُ مُحَمَّدَ بْنَ عَمْرِو بْنِ الْحَسَنِ بْنِ عَلِىٍّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهم - قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى سَفَرٍ ، فَرَأَى زِحَامًا ، وَرَجُلاً قَدْ ظُلِّلَ عَلَيْهِ ، فَقَالَ « مَا هَذَا » . فَقَالُوا صَائِمٌ . فَقَالَ « لَيْسَ مِنَ الْبِرِّ الصَّوْمُ فِى السَّفَرِ » . M2612 Müslim, Sıyâm, 92. حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ جَمِيعًا عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ جَعْفَرٍ - قَالَ أَبُو بَكْرٍ حَدَّثَنَا غُنْدَرٌ - عَنْ شُعْبَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ الْحَسَنِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى سَفَرٍ فَرَأَى رَجُلاً قَدِ اجْتَمَعَ النَّاسُ عَلَيْهِ وَقَدْ ظُلِّلَ عَلَيْهِ فَقَالَ « مَا لَهُ » . قَالُوا رَجُلٌ صَائِمٌ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَيْسَ مِنَ الْبِرِّ أَنْ تَصُومُوا فِى السَّفَرِ » .

37 B3006 Buhârî, Cihâd, 140.

حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَمْرٍو عَنْ أَبِى مَعْبَدٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ سَمِعَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « لاَ يَخْلُوَنَّ رَجُلٌ بِامْرَأَةٍ ، وَلاَ تُسَافِرَنَّ امْرَأَةٌ إِلاَّ وَمَعَهَا مَحْرَمٌ » . فَقَامَ رَجُلٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، اكْتُتِبْتُ فِى غَزْوَةِ كَذَا وَكَذَا ، وَخَرَجَتِ امْرَأَتِى حَاجَّةً . قَالَ « اذْهَبْ فَحُجَّ مَعَ امْرَأَتِكَ » .