Ebû Tâlib ile aralarındaki rahim bağının, rahmete dönüşmesi için çok çabalar. Hatta sırf bu yüzden ilâhî itaba (azarlanmaya) bile muhatap olur.18
İlk vahiy tecrübesinin ona verdiği ürperti ve heyecanı yatıştırmaya çalışan Hz. Hatice validemizin, “Çünkü sen, akrabalarla ilişkini sürdürürsün.”19 demesi de Rahmet Elçisi"nin bu konuda eskiden beri ne denli hassas olduğunu gösterir.
İslâm Peygamberi, ilk günlerden itibaren sıla-i rahmin önemini vurgular. Bizans kralı Herakleios, henüz Müslüman olmamış Ebû Süfyân"a, Hz. Peygamber"in neler getirdiğini sorar. Ebû Süfyân, Allah"a şirk koşmadan kulluk etme, namaz kılma, sadaka verme, dürüst ve iffetli olma, akrabalarla irtibatı devam ettirme şeklinde cevap verir.20
Hicret ettiği Medine"ye varır varmaz verdiği ilk mesajlar arasında yine sıla-i rahim vardır. İslâm"la şereflenen Yahudi bilginlerinden Abdullah b. Selâm şöyle anlatır: “Peygamber (sav) Medine"ye geldiği zaman halk onu karşılamaya çıktı. "Resûlullah geldi!" çığlıklarını duyunca, bir bakayım diye halkın içinde ben de gittim. Onun yüzünü açıkça görünce, bir yalancı yüzü olmadığını anladım. Ondan işittiğim ilk buyruğu şu oldu: "Ey insanlar! Selâmı yayın, yemek yedirin, sıla-i rahmi yerine getirin (akrabalarınızla bağlarınızı koparmayın), insanlar uyurken namaz kılın ve cennete selâmetle girin." ”21
Akrabalar ile ilişkilerin sürdürülmesinde din farkı dahi dikkate alınmaz. Şirk ve küfür gibi konularda anne babaya itaat edilmesi yasaklansa da onlarla dünyada beraberlik ya da beşerî ilişkilerin sürdürülmesi istenir.22 Nitekim Müslüman olmamasına rağmen, Peygamberimizin, vefat edinceye kadar amcası Ebû Tâlib ile sıcak ilişkiyi sürdürdüğünü bilmekteyiz.
Hz. Ebû Bekir"in kızı Esmâ anlatıyor… Peygamberimiz hicrete hazırlanırken, belindeki kuşağı ikiye bölerek erzak bohçasını bağladığı için kendisine, “zâtü"n-nitâkayn” yani “iki kuşaklı” denilen Esmâ"nın kız kardeşi Âişe ile anneleri ayrıdır. Hz. Âişe"nin annesi Ümmü Rûmân ilk Müslümanlar arasında yer alırken, Esmâ"nın annesi Kuteybe bnt. Abdüluzza"ya hidayet nasip olmamıştır.23 İşte o Esmâ anlatıyor:
“Kureyş"in Hudeybiye Antlaşması zamanında annem, İslâm"dan yüz çeviren müşrik biri olduğu hâlde kendisine yardım etmemi arzulayarak bana geldi. Bunu haber verdikten sonra Resûlullah"a (sav), "Yâ Resûlallah! Onunla ilgileneyim mi?" dedim. O da "Evet, annenle ilgilen." buyurdu.”24
Hadislerde dile getirilen önemli bir akraba ilişkisi de amcayla olan bağdır. Baba yüzü görememiş Sevgili Efendimizin, kendisinden sadece iki