Biraz sonra Behz kabilesinden bir adam gelip ona sahip çıktı. Adam (yenilmesi helâl olan bu av hayvanını) Resûlullah"a hediye etti. Bunun üzerine Peygamber (sav), Hz. Ebû Bekir"e onu arkadaşları arasında taksim etmesini emretti.21
Avcı, ihramlı olmadığı ve ihramlılar da yardım etmediği için onların bu avdan yemeleri helâl idi.22
Ravhâ"dan Munsaraf"a geçen Resûl-i Ekrem, ikindi, akşam ve yatsı namazlarını kılıp akşam yemeğini burada yedi.23
28 Zilkâde Salı/Üsâye-Arc-Lahyey Cemel
Sonra yollarına devam ettiler. Ruveyse (97 km.) ile Arc (113 km.) arasındaki Üsâye"ye (110 km.) geldiler. Sabah namazını burada kıldılar.24
Üsâye"ye gelince bir de baktılar ki gölgede yatan ve başını bacakları arasına koymuş, atılan ok vücudunda hâlâ saplı duran bir ceylan inlemekte. Bunun üzerine Hz. Peygamber bir adama, kafilenin arkası kesilinceye kadar yaralı hayvanı kimsenin rahatsız etmemesi ve ürkütmemesi için orada beklemesini emretti.25
Böylece Rahmet Elçisi bir yandan yaralı ceylanı kolluyor, bir yandan da ihramlı biri tarafından yaralanmış olabileceği ihtimali ile ihramlıların ona el uzatmasını engelliyordu.
Biraz daha ilerleyerek Arc mevkiine (113 km.) geldiler ve burada konakladılar. Peygamber Efendimiz, Hz. Âişe ve ablası Esmâ, birlikte oturdular. Az sonra Hz. Peygamber"in yükü ile Hz. Ebû Bekir"in yükünü taşıyan devenin kaybolduğu anlaşıldı. Bunun üzerine Hz. Ebû Bekir tek bir deveye sahip çıkamayıp kaybeden uşağına vurmaya başladı. Onun bu hâlini gören Hz. Peygamber, tebessüm ederek, “Şu ihramlının yaptığına bir bakın!” diyordu.26
Lahyey Cemel"e varınca ihramlı olduğu hâlde Hz. Peygamber, başının ortasından hacamat yaptır(arak kan aldır)dı.27
29 Zilkâde Çarşamba/Sukyâ
Hedefleri Beytullah, rehberleri Resûlullah olan bu bahtiyar hac kafilesi, Sukyâ"ya ulaştı.28 Akşam çölde Zilhicce hilâlini gördüler.
1 Zilhicce Perşembe/Ebvâ
Sabahleyin Ebvâ"ya (190 km.) vardıklarında yahut Veddan"da bulunduğu sırada, Sa"b b. Cessâme Hz. Peygamber"e bir yaban merkebi eti hediye etti,